TCK’nun 58/4 ve 58/5. maddelerinde “Kasıtlı suçlarla taksirli
suçlar ve sırf askeri suçlarla diğer suçlar arasında tekerrür hükümleri
uygulanmaz. Kasten öldürme, kasten yaralama, yağma, dolandırıcılık,
uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti ile parada veya kıymetli
damgada sahtecilik suçları hariç olmak üzere; yabancı ülke
mahkemelerinden verilen hükümler tekerrüre esas olmaz.
Fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişilerin
işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümleri uygulanmaz.” şeklinde
düzenlemeler bulunmaktadır.
TCK’nun 58/4. maddesi gereğince kasıtlı suçlar ile taksirli suçlar
ve sırf askeri suçlar ile diğer suçlar arasında tekerrür hükümleri
uygulanamaz. Örneğin failin tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu ölüme
sebebiyet verme suçundan 1 yıl 8 ay hapis cezası ile mahkum edildiğini
düşünelim. Bu karar kesinleştikten sonra fail yasada öngörülen 3 yıllık
süre içinde kasıtlı yeni bir suç işlese bile ilk mahkumiyete ilişkin ilam ve
ceza tekerrüre esas alınamayacaktır. Çünkü ilk suç taksirle, ikinci eylem
ise kasten gerçekleştirilmiştir.
Ayrıca kasten öldürme, kasten yaralama, yağma, dolandırıcılık,
uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti ile parada veya kıymetli
damgada sahtecilik suçları hariç olmak üzere yabancı ülke
mahkemelerinden verilen hükümler tekerrüre esas alınamaz. Görüldüğü
üzere kanunda katalog suçlar tahdidi bir şekilde sayılmıştır. Bunların
dışındaki eylemler nedeniyle yabancı mahkemeler tarafından verilen
kararların tekerrüre esas alınması mümkün değildir.
Bununla birlikte 18 yaşından önce işlenen suçlar nedeniyle
verilen ilamlar tekerrüre esas alınamayacaktır.
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda cürüm ve kabahat şeklindeki
ayrımdan vazgeçilmiştir. Türk Ceza Kanunu’nda sadece suçlar
düzenlenmiş olup kabahatler ise Kabahatler Kanunu olarak adlandırılan
ayrı bir yasa metninde kaleme alınmıştır. Önceki eylemin kabahat
niteliğinde olması halinde bu durum tekerrüre esas alınamayacaktır.
Çünkü Türk Ceza Kanunu’nun 58. maddesine göre tekerrüre esas alınan
önceki eylemin mutlaka suç niteliğinde olması gerekmektedir.
Ayrıca yasa yolu açık olmayan ve verildiği anda kesin olan
hükümler ile istinaf ya da temyiz sınırı altında kalan adli para cezalarının
tekerrüre esas alınması mümkün değildir.